TÜRK ANDROLOJİ DERNEĞİ’NİN EREKTİL DİSFONKSİYON TEDAVİSİNDE KULLANILAN
RESTORATİF (KÖK HÜCRE / PRP /LiSWT) TEDAVİLER İLE İLGİLİ GÖRÜŞÜ-2023
Erektil disfonksiyon, tatmin edici bir cinsel performans için yeterli bir ereksiyonu elde edememe veya sürdürememe anlamına gelir. Bu sorun ileri yaş, hipertansiyon, obesite, sigara kullanımı ve diabet gibi hastalıklar ile daha da artmaktadır. Birinci basamakta oral farmakolojik ajanlar (fosfodiesteraz tip-5 inhibitörleri), ikinci basamakta intrakavernozal (penis içine yapılan) enjeksiyonlar ve bu tedavilerden yanıt alınamayan durumlarda ise penis protezleri uygulanmaktadır. Restoratif tedaviler, vücudun rejeneratif yeteneklerini uyararak hastalıklı dokuyu onarma veya değiştirme konseptine dayanır. Bu tedaviler, mevcut tedavi yöntemlerine umut verici bir alternatif sunar ve yalnızca hastalığa ait semptomları ele alan modalitelerden, erektil dokunun yapısını ve işlevini eski haline getirmeyi amaçlayan müdahalelere geçişi temsil eder. Restoratif Tedavileri Üç Başlıkta Toplayabiliriz: 1.Kök Hücre Tedavisi 2.Trombosit Bakımından Zengin Plazma (PRP) Tedavisi 3.Düşük Yoğunluklu Şok Dalgası Tedavisi (Liswt) Günlük pratik uygulamalarda erektil disfonksiyon tanılı hastalarda restoratif tedavilerin tercih edildiğini görmekteyiz. Ancak bu konuda kümülatif klinik çalışmalar büyük ölçüde eksiktir ve birçok soru cevapsız kalmaktadır. Bununla birlikte derneğimiz, ED tedavisinde etkinlik ve güvenilirliğin kanıtlanmasını sağlamak için iyi karakterize edilmiş hasta popülasyonlarında yeterince güçlü, çok merkezli, randomize, plasebo kontrollü çalışmalara ihtiyaç olduğunu savunmaktadır. Restoratif tedaviler için görece güvenlik koşulları belirlenmiş olmasına rağmen, bugüne kadar bu yöntemlerin insanlarda etkinliğini destekleyen güçlü klinik araştırma verileri maalesef yoktur. Ayrıca LiSWT için enerji ayarları, dozlama, kullanım sıklığı yanı, tedavi süresi gibi parametrelerin standardizasyonu aydınlatılmayı beklemektedir. Yine kök hücre tedavisinin optimizasyonuna izin veren hücre kaynağı henüz tanımlanmamıştır. Ereksiyon güçlüğünde PRP yönteminin etkinliği için de henüz bilimsel kanıt düzeyi yüksek kanıtlar yoktur. Türk Androloji Derneği, restoratif tedavilerin uzun vadeli güvenirliliğini daha iyi anlamayı amaçlayan hem klinik öncesi hem de klinik uygulamada yüksek kaliteli araştırmaların uygulanmasını hem savunur hem de destekler. Restoratif tedavilerin şu aşamada deneysel olduğuna inanılmaktadır ve yalnızca hastaya çok az veya hiç maliyet getirmeden etik kurul onayı almış uygun araştırma protokolleri kapsamında yürütülmesi gerekliliğini savunmaktadır. Bu tür tedavileri düşünen hastalar verilerin eksikliği konusunda tam olarak bilgilendirilmeli, ayrıca potansiyel faydalar ve riskler detaylı olarak anlatılmalıdır. Sonuç olarak Türk Androloji Derneği bilimsel veriler ışığında, restoratif tedavilerin rutin klinik uygulamada sunulmasını veya kullanılmasını önermemektedir.